Mehmet, presenting himself as a film director, is on the look out for an actress to star in his next film. He offers amateur filmmaker Emre the casting job, wanting him to audition the candidates, chose the most appropriate one, and follow her candidly with his camera. Emre accepts, not knowing that he in return has also been filmed during this meeting. Emre auditions several female candidates, eager to star in a feature film, and then chooses one to follow, as instructed. Eventually, the main participants are gathered in an old, abandoned mansion on Prince's Island, off the coast of Istanbul.

Gerçek bir olaydan esinlenen ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları Bölümü öğretim görevlisi Emre Akay ve Hasan Yalaz’ın ortaklaşa senaryosunu yazıp çektikleri bu bağımsız film, dijital sinema tekniklerinin kullanıldığı öncü yapımlardan. Egzantirik bir kişilik olan Mehmet Demirtaş, amatör sinemacı Emre Akay’a bir dost meclisinde projesini anlatır. Demirtaş, filmi için bir oyuncu bulmak istemektedir ve Akay’dan yardım ister. Ancak bir şartı vardır; seçilecek oyuncunun gizli çekilmiş görüntülerinin de ele geçirilmesi gerekmektedir. İşi kabul eden Akay’ın ise bilmediği bir gerçek vardır, o da, bu sıra dışı filmin gizlice görüntülenen bir diğer kahramanının kendisi olduğudur.